بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَأَرۡسَلۡنَٰهُ إِلَىٰ مِاْئَةِ أَلۡفٍ أَوۡ يَزِيدُونَ ١٤٧

Biz onu yüz bin, yahut daha fazla insana peygamber olarak gönderdik.

– Diyanet İşleri

فَـَٔامَنُواْ فَمَتَّعۡنَٰهُمۡ إِلَىٰ حِينٖ ١٤٨

Nihayet onlar iman ettiler. Biz de onları bir süreye kadar geçindirdik.

– Diyanet İşleri

فَٱسۡتَفۡتِهِمۡ أَلِرَبِّكَ ٱلۡبَنَاتُ وَلَهُمُ ٱلۡبَنُونَ ١٤٩

Ey Muhammed! Onlara sor: Kız çocukları Rabbinin de, erkek çocukları onların mı?

– Diyanet İşleri

أَمۡ خَلَقۡنَا ٱلۡمَلَٰٓئِكَةَ إِنَٰثٗا وَهُمۡ شَٰهِدُونَ ١٥٠

Yoksa biz melekleri dişi olarak yaratmışız da onlar şahid mi bulunuyorlarmış?

– Diyanet İşleri

أَلَآ إِنَّهُم مِّنۡ إِفۡكِهِمۡ لَيَقُولُونَ ١٥١

(151-152) İyi bilin ki onlar kendi uydurmaları olarak, “Allah çocuk sahibi oldu” diyorlar. Onlar elbette yalan söylüyorlar.

– Diyanet İşleri

وَلَدَ ٱللَّهُ وَإِنَّهُمۡ لَكَٰذِبُونَ ١٥٢

(151-152) İyi bilin ki onlar kendi uydurmaları olarak, “Allah çocuk sahibi oldu” diyorlar. Onlar elbette yalan söylüyorlar.

– Diyanet İşleri

أَصۡطَفَى ٱلۡبَنَاتِ عَلَى ٱلۡبَنِينَ ١٥٣

Yoksa Allah kızları erkeklere tercih mi etti?

– Diyanet İşleri

مَا لَكُمۡ كَيۡفَ تَحۡكُمُونَ ١٥٤

Neyiniz var? Nasıl hüküm veriyorsunuz!

– Diyanet İşleri

أَفَلَا تَذَكَّرُونَ ١٥٥

Hiç düşünmüyor musunuz?

– Diyanet İşleri

أَمۡ لَكُمۡ سُلۡطَٰنٞ مُّبِينٞ ١٥٦

Yoksa sizin apaçık bir deliliniz mi var?

– Diyanet İşleri

فَأۡتُواْ بِكِتَٰبِكُمۡ إِن كُنتُمۡ صَٰدِقِينَ ١٥٧

Eğer doğru söyleyen kimseler iseniz getirin (bu delili içeren) kitabınızı!

– Diyanet İşleri

AYARLAR
Okuyucu